Mustafa Banzaroğlu

Mustafa Banzaroğlu

Mimarlık ve İnşaat Mühendisliği Çift Anadal Mezunu

“Bir aylık staj için gittiğim Hindistan’da, hem kariyerime ve akademik hedeflerime katkı sağlayacak akademik bilgi ve tecrübeyi edindim.”

Okulumun bana sağlamış olduğu imkan sayesinde Hindistan’da 5 haftalık, muazzam bir deneyime sahip oldum. Bir aylık staj için gittiğim Hindistan’da, hem kariyerime ve akademik hedeflerime katkı sağlayacak akademik bilgi ve tecrübeyi edinme, hem de kişisel gelişimim ve hedeflerime katkısı olan yeni hayatlar ve yeni yerler keşfetme imkanı edinme fırsatım oldu. Yeni bilgiler öğrenirken, eğitimimi devam ettirirken, aynı zamanda çeşitlilikler ülkesi olarak bilinen Hindistan’ı deneyimledim. Hindistan’da öğrenci değişim programı altında University of Petroleum and Energy Stduies (UPES) gittim. UPES bana ihtiyacım olan tüm materyalleri ve ortamı sağladı. Proje yönetimi eğitimi aldığım bu süreçte farklı akademik etkinliklere de katıldım. Eğitim sürecim her zaman bire bir oldu. Çalıştığım profesör ile bir program oluşturup, ona göre ders saatleri belirledik. Bire bir eğitim almak kısa süreçte daha fazla bilgi ve deneyim edinmemi sağladı. Profesörüm eşliğinde günlük hem yazılı kaynaklardan, hem de bilgisayar ortamından proje yönetimi ile ilgili eğitim sürecimi ilerlettik. Daha öncede ilgi ve merakımın olduğu proje yönetimi alanında birçok yeni bilgi öğrendim. Almış olduğum bu eğitim, sadece mühendislikle sınırlı kalmayıp farklı disiplinlere de uyarlanabilir bir eğitimdi. Kaynak, zaman gibi faktörleri içinde bulunduran projelerin nasıl kontrol edilmesi, idare edilmesi ve raporlanması gerektiğini öğrendim. Tanıştığım okulun akademik kadrosu, lisans öğrencileri, yüksek lisans öğrencileri, okulun diğer birimlerinde çalışan personelleri ve okulla alakalı olmayan diğer insanlar bana karşı çok yardımsever, misafirperver, sevecen, güler yüzlü ve meraklıydılar. Hafta içi eğitimimi tamamlarken, hafta sonları da ödevlerimi tamamlamakla beraber Hindistan’ı keşfettim. Her hafta sonu farklı yerlere gittim.

Müzeler, doğal güzelliklerin olduğu alanlar, şehir merkezleri, ibadet yerleri, eğlence alanları, kırsal alanlar, kültürel alanlar, tarihi alanlar vb. birçok yere gittim. İçerisinde bir sürü dilin, dinin, kültürün, ırkın ve hayat tarzının hayat bulduğu Hindistan, benim için daha önce hiç görmediğim, bilmediğim, duymadığım şeylerle karşılaşmama sebep oldu. Birçok farlı insanla tanıştım. Hatta bunlar sadece Hindistanlı insanlar değildi. Kanada, Rusya, Fransa, Suudi Arabistan, Mauritius, Bangladeş, Afganistan, Çin, Japonya, Sudan, Türkmenistan, Kazakistan, Nepal gibi birçok farklı ülkeden insanlarla tanışıp arkadaşlar edindim. Benimle tanıştıktan sonra beni evlerine davet edenler, yemeğe çağıranlar, aileleriyle ve diğer yakın çevresiyle tanıştırmak isteyenler, Türkiye hakkında merak ettiklerini öğrenmek isteyenler, benimle beraber seyahat edip bana rehberlik etmek isteyenler ve hatta geri dönmememi orada kalmamı veya onlarla beraber kendi ülkelerine ziyaret etmemi isteyen insanlarla doluydu etrafım. Başka yerlere giderken bana yolluk hazırlayanlar bile vardı. Tanıştığım bu yeni insanlara elimden geldiğince kendi ülkemi ve kültürümü tanıttıktan sonra, birçoğu Türkiye’yi bir sonraki rotaları olarak belirledi. Hatta bazıları onlara Türkiye’de staj, iş ve eğitim gibi imkânlar bulmamı istediler. UPES’in bana kattığı en değerli insanlardan biri de Dr. Uğur Güven. Hindistan’da olduğum süre boyunca her zaman yuvadaymışım gibi hissetmemde çok büyük bir payı oldu. UPES’in Uluslararası Merkez’i bana birçok konuda yardımcı oldu. En basitinden gideceğim yerlerde izlemem gereken rotasyonlarda, kalmam gereken yerler konusunda, herhangi bir eksiğim veya ihtiyacım olduğu zamanlarda, ulaşmamın sıkıntı olduğu yerlerde her zaman bana yardımcı oldular. Hindistan, gitmeden önce, dayanağı olmayan efsaneler okuma ihtimalinizin en yüksek olduğu ülkedir. Benim internette okuduklarım bir yana, seyahat ettiğim uçaktaki kabin görevlileri bile bana aç kalacaksın ve çok zorlanacaksın demişti. Ama Hindistan’da bulunduğum bir saniye bile pişmanlık veya buna benzer bir duygu yaşamadım. Hindistan gibi bir ülkeye gidiyorsanız her anın ve her ortamın tadını çıkaracaksınız. Çok şahsına münhasır bir ülke olmakla beraber, her insanın kendinden bir parça şeyler bulabileceği bir yer Hindistan.  Kalmış olduğum süre boyunca 3 eyalet ve birçok şehir gezdim. Haridwar, Rishikesh, Delhi, Agra, Jaipur gezmiş olduğum şehirlerden bazıları. Seyahatim süresince hiç bitmesini istemediğim anlar oldu. Tanışmış olduğum insanlar bana sanki çok uzun süredir arkadaşmışız gibi hissettirdi. Taç Mahal’i görmeye gitmek istediğimde 10-15 kişi bana eşlik etti. Kalacak yer ayarlamamda ulaşımı nasıl yapmam gerektiği konusunda ve neler yapmam gerektiği konusunda bana rehberlik yaptılar. Seyahatim süresince tanımadığım kişilerin doğum günlerine davet edildim, doktorlar ve iş adamları tarafından yemeğe davet edildim, yerli araçlarla şehir turlarına davet edildim, festivallere çağırıldım, dini bayramların kutlanmalarına davet edildim, ailelerle tanıştırıldım, sayısızca farklı Hint yemeği tattırıldım. Bir keresinde gitmek istediğim yere otostop ile gitmek istedim ve otostop çektiğimde duran arabada 8 kişi vardı. Bu 8 kişi beni öz kardeşleri gibi sevip sahiplendi. Gidecek olduğum yerlere götürdüler beraber yemek yemeye gittik. Ardından evlerine davet edip bana çaylar kahveler ikram ettiler. Aileleriyle tanıştırdılar ve ardından geri dönüş vaktim geldiğinde ise bana yolluk hazırlayıp beni gözyaşları içinde yolcu ettiler. Bütün bu olanlar 12 saat içerisinde tanışıp zaman geçirdiğim insanlarla gerçekleşti. Dediğim gibi çok samimi ve sıcakkanlı olan Hint insanlarıyla ömürlük hatıralar edindim. Bazısı benim için farklı şehirlerden gelip sırf tek kalmayayım diye bana şehir gezilerimde eşlik ettiler. Aynı zamanda okuldaki profesörlerim tarafından da evlerine davet edildim ve inanılmaz derecede misafirperverlikle karşılandım. Hintliler dışında diğer uluslararası öğrencilerle de çok güzel vakitler geçirdik. Beraber gezmelere çıkıp yemeğe gittiğimiz zamanlar oldu. Ev arkadaşım bir Fransız’dı. Dr.Uğur Güven sayesinde Hindistan şartlarında çok iyi bir yerde konaklıyordum. Kendime ait odam, mutfağım, tuvaletim, banyom vardı. Ve evimiz büyük olduğu için diğer uluslararası öğrencilerle bizim evde toplanıyorduk. Satranç, voleybol, futbol, basketbol, masa tenisi gibi aktivitelerin yanında tarihsel, kültürel, siyasal, sanatsal muhabbetler de gerçekleştiriyorduk. Hem ülkeler ve kültürler hakkında bilgi havuzumu doldurdum, hem de ülkemi ve kültürüm hakkında insanları bilgilendirdim. Hintçe, Fransızca, Rusça, Afganca gibi birçok dilin günlük konuşma formlarını öğrendim. Gittiğim bazı kafelerde restoranlarda bana jest yapmak için Türkçe şarkı çalan, Türkçe şarkılar ezberleyip bana söyleyen insanlarla karşılaştım. Hindistan’a öğrenci programıyla gitmenin birçok ayrıcalığından da faydalandım. Akşamları diğer Hintli ve uluslararası öğrencilerle aynı ortamlarda buluşma imkânıyla beraber, birçok turistik yerde turist öğrenci olmanın faydalarını gördüm. Hintli insanlar ben ve benim ülkem hakkında çok meraklıydılar, onlarla konuşmam için gözlerimin içine bakıyorlardı. Bir sürü soru sormamı istiyorlardı sordum da. Onlarda bana bir sürü kişisel ve ülkem hakkında sorular sordu. Hatta ülkeme, Türkiye’ye döndüğümde, kazanmış olduğum Hintli ve diğer milletlerden olan arkadaşlarım beni arayarak şimdiden beni özlediklerini ve Türkiye’ye gelmek istediklerini belirttiler. Bunlarla birlikte daha önce görmediğim hayvanlarla da tanışmama vesile oldu bu gezi.  Günlük yaşantımda birçok alışagelmişin dışında olan filler, maymunlar, domuzlar, inekler ve tavus kuşları gibi hayvanlarla iç içe anlarım oldu. Dünyadaki yaklaşık her yedi insandan birinin ait olduğu ırkı, milleti ve onların vatanını tanımak, deneyimlemek benim için paha biçilemezdi. Gerçek anlamda vizyonumun gelişmesini sağlayan bu Hindistan gezisinde özellikle İstanbul Bilgi Üniversitesi’ne, UPES’e, her iki okuldaki Uluslararası Merkez ve Kariyer Merkezi’ne, Prof. Dr. Uğur Güven’e ve emeği geçen, bu deneyimimi mükemmel kılan herkese müteşekkirim. 5 haftalık Hindistan maceram sanki 1 yılmış gibi dolu dolu geçti. Ve son olarak Hindistan’ın kitaplardan okunarak öğrenilebilecek bir yer olmadığını, onu deneyimlemek gerektiğini tecrübe ettim.