Yusuf Can Sönmez

"Burada yapılabilecek, hayata geçirilebilecek pek çok şey var. Bunu değiştirmek istediğimize dair yoğun duygularla döndük, onları hayata geçirmek istiyoruz. Özellikle bu etkinliğin 2019 yılında İstanbul´da yapılmasını hepimiz dört gözle bekliyoruz."

Kendimce bir süredir adım atmak istediğim noktayı keşfetmeye çalışırken, HIVE gibi bir etkinliğin bu süreçte karşıma çıkmış olması özellikle keyif verici oldu. BİLGİ´nin bu kalitede ve vizyon genişletici bir etkinliğe öğrencilerine sponsorluk sağlayarak ön ayak olmuş olmasının kıymetinin paha biçilemez olduğunu düşünüyorum. Bu tarz ortak bir amaçla buluşulan etkinliklere katılan kişilerin çoğunun "topluluk" hissi ile hareket ettiklerini, sıcak bir iletişim ile deneyim paylaşımlarını çok üst noktalara çıkardıklarına inanıyorum. Dolayısıyla mezun olmak üzere olan bir öğrenci olarak; umuyorum ki pek çok öğrenci BİLGİ´nin desteğiyle HIVE gibi sosyal etki amacı güden uluslararası etkinliklere katılma imkanına sahip olur.

Gitmeden önce isteklerimi ve beklentilerimi düşünüp değerlendirdiğimde, en büyük hedefim kafamda yol haritamı oluşturmaktı. Uzun süredir beyaz yaka kariyer hedeflerim olmadığını farkında olan biri olarak; standart hedeflerin dışına çıkıldığında kişinin kendini büyük bir bilinmezlik ve zihinsel kaos içerisinde bulabildiğini birinci elden tecrübe etme şansına sahip oldum. Hayatımda en zorlandığım karar süreci, eğitimim sonrasında iş hayatına geçerken ne yapmak istediğime dair somut planlar ortaya koymaktı; içtenlikle belirtebilirim ki gerek HIVE organizasyonu çerçevesinde tanıştığım insanlar gerek süreçte bizimle birlikte olan BİLGİ Kariyer Merkezi ekibinin bu yol haritasının başlangıcını kafamda oturtmama katkısı tartışılmaz oldu. BİLGİ Kariyer Merkezi ekibimizle, Berlin´den sonra ilerleyen zamanlardaki projelerde birlikte çalışma kararı almamız da şahsen ayrıca keyifli oldu.

Hedeflerime dair somut adımlar atmaya yaklaşmış olmamla birlikte, insanlığın yeni bir çağa geçiş yaptığı bir dönemde olduğu düşüncemi bir kez daha pekiştirmiş oldu. 20. yüzyıldan sonra katlanarak artan teknolojik gelişmelerin 21. yüzyılda internet devrimi olarak devam ettiğini, bu internet devriminin başlangıcında şu an bir kaos içerisinde olsak da, herkesi ve her yeri birbirine bağladığı için uzun vadede sosyal sorumluluk bilinci yüksek bireylerin toplumdaki oranının giderek arttığına dair fikirlerimi onaylar yönde bir tecrübe oldu.

Akademik ve iş hayatıma dair hedeflerim, planlarım ve fikirlerime dair bana kattığı kazanımların yanı sıra, birbirinden değerli pek çok insanla tanışmama vesile olduğu için bu organizasyonun bir parçası olmaktan ayrı bir keyif aldım. Süreçte arkadaşlarım ile yakaladığımız frekans tek kelimeyle muhteşemdi. Bu noktada, BİLGİ Kariyer Merkezi ekibimizin ince eleyip sık dokuma çalışmaları sonucunda ne kadar uyumlu bir ekip ortaya koyduğunu görmüş olduk; sürecin her aşaması için ayrı ayrı kendilerine teşekkür etmek istiyorum.

HIVE´ın başvuru dönemi ve etkinliğin yanı sıra, döndükten sonraki süreç beni en çok heyecanlandıran kısım oluyor. Berlin´de geçirdiğimiz 5 günü özetleyecek olursak eğer, bütün pozitif duyguların yanına burukluk ekleyebiliriz sanırım. Etkinlikteki Alman yatırımcılarla sohbet ettiğinizde gelişmiş bir ülke olmanın yanında gelen ciddi bürokratik protokoller ve regülasyonların start-up ve girişimcilik çabalarını; özellikle standart kapitalist iş modellemelerinin haricinde sosyal etki yaratmak isteyen alternatif ekonomik kuramlarla girişimcilik denemelerine girişmiş kurumların karşılaştığı olumsuzlukları, onların tecrübeleri üzerinden dinleme imkânı yakalamış oluyorsunuz. İstanbul kadar büyük ve dinamik bir yapıya sahip bir şehrin sınırsız potansiyele sahip olduğu gerçeği bu tarz sohbetlerde biraz daha insanın suratına çarpıyor açıkçası. Burada yapılabilecek, hayata geçirilebilecek pek çok şey var. Bunu değiştirmek istediğimize dair yoğun duygularla döndük, onları hayata geçirmek istiyoruz. Özellikle bu etkinliğin 2019 yılında İstanbul´da yapılmasını hepimiz dört gözle bekliyoruz, organizasyona ilginin de muazzam seviyede olacağına inanıyoruz.