Alihan Çavuşoğlu

Alihan Çavuşoğlu

Endüstriyel Tasarım Öğrencisi

BİLGİ’nin Mimarlık Fakültesi’nin Türkiye’deki diğer bir çok üniversitenin mimarlık fakültelerinden farklı olarak, yurtdışındaki okullara benzer nitelikte olduğunu, teorik bilginin yanında üretim odaklı, uygulamalı eğitim methodunun benimsendiğini gördüm.

 

İlk kez "Istanbul Bilgi Üniversitesi” adını duyduğumda bundan tam 10 yıl öncesi 2010 yılıydı. O dönemlerde fanatiği olduğum ve çekimlerinin santralistanbul Kampüsü’nde yapıldığı televizyon dizisiyle okulu ilk defa tanımış oldum. Daha sonra 2014 yılında, okuduğum lisede BİLGİ’ye bir tanıtım gezisi düzenliyordu. İlk defa görebileceğimi düşünüyordum ancak geziye katılamadım daha sonra tercih döneminde yine ziyaret etmek için evden çıktım ancak yine göremedim. Sonunda kaydımı tamamlamak için geldiğim o gün, BİLGİ ile ilk defa yollarımız kesişmiş oldu.

 

BİLGİ, üniversite sınavına hazırlandığım dönemde; şuan 3. sınıf ögrencisi olduğum “Endüstriyel Tasarım” programının tercih sıralamalarında üst sıralarda olmasıyla dikkatimi çekmişti. Bunun yanısıra gelecek planlarımı netleştirdiğim o dönemde yaptığım araştırmalarda BİLGİ’nin Mimarlık Fakültesi’nin Türkiye’deki diğer bir çok üniversitenin mimarlık fakültelerinden farklı olarak, yurtdışındaki okullara benzer nitelikte olduğunu, teorik bilginin yanında üretim odaklı, uygulamalı eğitim methodunun benimsendiğini gördüm. En önemlisi de genel atölye kullanımı ve stüdyo imkanlarıydı. Özellikle BİLGİ’de bölümümün Milano’daki ünlü tasarım okulu NABA’dan ikinci diploma imkanına sahip olmasıyla hayallerime bir adım daha yaklaşacağıma eminim.

 

BİLGİ’ye başladıktan sonra hazırlık yılını bitirmemle beraber B2 seviyesinde Ingilizce konuşabiliyordum ve bu sayede ilk hayalim olan Work & Travel’ı gerçekleştirebildim. Hatta 1. ve 2. sınıfın yazlarında olmak üzere 2 yaz boyunca macera dolu Amerika’ya Work & Travel ile gitme şansım oldu. Hayallerimin başkenti New York’da kaldığım 6 ay boyunca unutamayacağım bir çok deneyimin yanında bir çok da arkadaş edindim.

 

Tüm bunların yanında BİLGİ’nin “Görevli Ögrenci Programı”na katılarak, 1 yıl boyunca Ögrenci İşleri biriminde part time çalıştım. Bu sayede hem harçlığıma destek oluyor bir yandan da kariyer hayatıma ön hazırlık yapıyordum.

 

BİLGİ’deki Freshman yılımda (1. yıl) benim gibi yepyeni bir sürü insanla beraber stüdyolarda proje yapıyorduk. 1. dönemin sonunda “Lantern”lari ve yıl sonunda ise final projemiz “Pavilion”lari okul bahçesine yerleştirdik. Sophomore ve Junior yıllarımda (2. ve 3. yıl) ise daha keyifli zamanlar gecirdim çünkü artık ilerleyeceğimiz branşa yönelik daha fazla ürünler tasarlamaya ve onları üretmeye başladık, ben en son mobilya stüdyosunda bir berjer tasarladım ve şuanda sergilenmek üzere beklemedeyiz.

 

Gelecek dönem sonunda Senior yılım (4. yıl) için Erasmus+ başvurumu yapacağım Erasmus+ dönüşü ile beraber son yılımda bitirme projemi, mümkün olursa İtalya’da, vererek iki diploma ile mezun olmayı planlıyorum. Amerika’da kaldığım süreçte tasarım üzerine bir kaç ünlü okulu gezme şansım olmuştu. İlerde bu okullardan birinde okuma şansım olursa kariyerime Hizmet tasarımı alanında devam etmek istiyorum. Türkiye’ye döndüğümde de yine bu alanda fakat mobilya sektöründe ilerlemeyi hedefliyorum. Tabi ki bütün bunların en temelinde BİLGİ’nin olması ve tüm çabalarımın yanında sağladığı ayrıcalıklar sayesinde başaracağıma eminim.